3 Mayıs 2017 Çarşamba

Saeculum
Ursula Poznanski
Sayfa Sayısı: 520
Çevirmen: Firuzan Gürbüz
Pegasus Yayınları
1. Baskı, Nisan 2013, İstanbul

Bastian; 20 yaşında, tıp fakültesinde okuyan ve derslerden başını kaldırmayan bir üniversite öğrencisidir. Sandra’yla tanıştıktan sonra aralarındaki etkileşime bağlı olarak Sandra onu arkadaşlarıyla gideceği bir etkinliğe davet eder, lanetli olarak atfedilen bir ormanda beş gün. Bastian buna başta pek yanaşmasa da, Sandra’yla baş başa geçirebileceği birkaç gün için teklifi kabul eder. Oraya vardıklarında ise işler bir süre sonra rayından sapacaktır.

  Madde madde son zamanlarda okuduğum en kötü kitap olmasının nedenini yazayım:

1. Karakterler. 20 yaşındaki koskocaman adam, yaşının getireceği olgunluğu zerre taşımıyor. Saçma sapan hareketlerde bulunuyor, ilkokul çocuklarının bile aklının ucundan geçmeyen şeyleri düşünüyor ve yaptığı hareketler de bir o kadar tutarsız, gereksiz, manasız. Olayları birbirine bağlamakta o kadar güçlü çekiyor ki, bir kısımda ‘yuh artık’ moduna girebiliyorsunuz. Hepsini geçtim, iticiler, topyekun. Robot gibi hareket ediyorlar, arkadaşları ormanda kayboluyor, herkes bakkala gitmiş gibi bir hava içinde. Kocaman ormanda eşyalar çalınıyor, bir yerler kazılıyor vs. kimsenin umrunda olmuyor. İnsandan başka her bir özellik katılmış, harika.

2. Kapaktaki gerilim yazısına aldanmayın. “Neye gülüyorsun? Duvardaki adalet yazısına” sözünü anımsattı biraz ama konudan sapmayalım. Yazar gerilimi hiç verememiş, epey de kötü verememiş ve okuyucunun kitaptan düşmesini sağlamış. Kitap boyunca zaten insanakıllı bir olay da olmuyor ki hadi bir kısmı görmezden gelelim. Zayıf kurgu, zayıf karakterler. Üzgünüm.

3. Kitabın sonu. Mantık hatalarıyla dolu bir kurguya ancak bu kadar gereksiz bir son cuk otururdu. Sonuna yaklaşırken aklımdan zilyon tane tahmin geçti. Yaşadıkları olaylar bu oyunun bir parçası olsaydı eğer, şahsi kanaatimce okuyucu daha tatmin olurdu, Bastian da bir güzel şok olur ve olaylar daha güzel bir yöne evrilebilirdi. Bu sadece bir öneri elbette, ya da daha basit bir final yapsaydı, “şaşırsın gençler” modundan çıksaydı eğer yazar, en azından mantık hatalarından kaçınmış olabilirdi. Böyle çok daha kötü bir konuma düşmüş.


  Belki siz okuduğunuzda benim görmediğim bir ışık görürsünüz, belki siz beğenirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder