Suç ve Ceza
(Prestupleniye i Nakazaniye)
Fyodor Mihayloviç
Dostoyevski
Sayfa Sayısı: 687
Çevirmen: Mazlum
Beyhan
Türkiye İş Bankası Kültür
Yayınları
18. Baskı, Mart 2016,
İstanbul
4 günde bitirdiğim başyapıt, nisan ayının son kitabı. Dünya
üzerinde yazılmış, gelmiş geçmiş en iyi, en sarsıcı eserlerden bir tanesi. Raskolnikov
başarılı bir üniversite öğrencisidir ancak maddi yetersizliklerden ötürü hukuk
öğrenimi bırakmak zorunda kalır. Paranın ne olduğunu bile bilmeyen insanlar
bunun üzerinde ahkam keserken, Raskolnikov da tefeci ve bir tesadüf eseri orada
olan tefecinin kız kardeşini baltayla keser. Kitap, Raskolnikov’un psikolojisi,
reddedişi, itirafları, cezaevindeki durumu ve geniş anlamda bu karakterin ruhsal
dünyası üzerine kurulmuş bir edebi harikalar diyarıdır. Bu cinayetler onun
sonunu getirirken, aynı zamanda yeni bir başlangıç da yazacaktır.
Karakterlerin bu
kadar özenle işlenişini barındıran ve bir klasik olmasına rağmen sürükleyiciliğini
koruyabilen, son sayfaya dek merak ettiren o güzelim kitaplardan bir tanesi. Raskolnikov’un
sancılı süreci harika bir şekilde kaleme alınmış. Cinayet işlemeden önce
kontrolü elinde tutabileceğini zannederken, bir anda her şey birbirine giriyor
ve bu onun sonu oluyor. Halüsinasyonlar, kabuslar sarıyor etrafını, ölmeye bile
mecali kalmıyor bir süre sonra. İşlediği cinayet de hiçbir zaman para için
olmamıştır, kendisini ne kadar zorlayabileceğini, dünyaya yararının aksine
zararı olan insanların süpürülmesini adil bularak öldürür, bir Napolyon
olabilecektir zira. Belki çektiği sancılar tefeciyi öldürmekten değil de, masum
bir insanı, kız kardeşi öldürmenin getirdiği ağırlıktır. Her birimiz biraz da
olsa Raskolnikov’uz aslında.
Beni en çok etkileyen
sahnelerden bir tanesi ise Svidrigaylov ve Sonya’nın arasında geçen olay, ve
Svidrigaylov’un intiharı oldu. İntihar etmeden önceki son sözü: “Söyle onlara,
ben Amerika’ya gidiyorum,” olmuştur. Katerina Ivanova var sonra, ailesine,
çocuklarına, üvey çocuğuna dahi düşkünlüğü ve asla onlardan vazgeçmemesi çok
sarsıcıydı. Yazarın betimlemeleri ve suçlu psikolojisi üzerine yaptığı
yorumlara ise diyecek söz yok. Okuyalım, okutturalım.